1987 - Arturo Vidal, Şilili millî futbolcu

Futbol dünyasında bir yıldız doğuyordu. 1987 yılında, Şili'nin Santiago şehrinde, genç Arturo Vidal'ın hayalleri toprakla buluşuyordu. Doğduğu gün, belki de annesinin duaları arasında ilk adımlarını attığı o anlar, onun ilerideki futbol kariyerinin temel taşlarını oluşturacaktı. Ancak bu sıradan bir doğum değildi; zira ailesinin sıkıntılı geçmişi ve maddi yetersizlikleri, genç Arturo'yu daha küçük yaşlarda mücadele etmeye zorlayacaktı.

Çocukluğu boyunca sokaklarda futbol oynayan Vidal, topa olan sevgisini her geçen gün daha da derinleştirirken; yetenekleri göz ardı edilemez hale geldi. Her ne kadar büyük liglerde oynamayı hayal etse de ki bunun için çok çalışması gerektiğinin farkındaydı ailesinin maddi durumu onu sürekli zor durumda bırakıyordu. Belki de bu sıkıntılar, ona pes etmeyi değil, mücadeleyi öğretmişti.

Arturo’nun hayatında bir dönüm noktası yaşandı: Genç yaşta katıldığı Colo-Colo takımındaki performansı dikkat çekmeye başladı. Yeteneğiyle kısa sürede gözleri üzerine çekmeyi başardı; ancak her şeyin bir bedeli vardı. Takımda yükselirken arkadaşlarıyla ilişkileri gerilmeye başladı çünkü hırsı bazılarını rahatsız ediyordu. İronik olarak, kendini kanıtlamak için gösterdiği çaba bazen dostluklarını sorgulamasına neden oldu.

Colo-Colo'daki başarılı yıllarının ardından 2007'de Avrupa'nın kapıları aralandı... Bayer Leverkusen ile anlaştığında belki de kariyerinde yeni bir sayfa açılacağı umudunu taşıyarak kendi potansiyelini keşfedecekti. Ancak Almanya’ya gidişi kolay olmadı; dil engeli ve kültürel farklılıklar onun adaptasyon sürecini zorlaştırdı ama bu zorluklar ona sadece güç kattı.

Bayer Leverkusen'de geçirdiği süre zarfında hem takım arkadaşlarıyla olan uyumu hem de sahada sergilediği performansıyla adından söz ettirmeye başladı. Bu süreçte genç oyuncu olarak parlamaya devam etti ve Avrupa’nın dev kulüplerinin radarına girmeyi başardı; buna rağmen bazı eleştiriler aldı... “Kendisini geliştirmek için yeterince çalışmıyor” diyenler oldu. Ancak Arturo'nun hırsı buna engel olamazdı!

2011 yılına gelindiğinde ise beklenen transfer gerçekleşti: Vidal, İtalya'nın Juventus takımıyla anlaşarak kariyerinde yeni bir aşamaya geçti! Fakat bu transfer sadece futboluyla değil aynı zamanda karakteriyle de tartışma yaratıyordu çünkü spor camiasında "sert futbolcu" imajıyla bilinen biri haline gelmişti... İşte burada ironik olan şey: Hırslı yapısı ve sertliği onu hem sevilen hem de nefret edilen biri yaptı!

Juventus'ta geçirdiği süre boyunca birçok başarıya imza attı… Serie A'da kazandığı şampiyonlukların yanı sıra Coppa Italia zaferleriyle dolu bir dönem yaşadı! Bunun yanı sıra uluslararası arenada da kendini gösterme fırsatı buldu; Şili millî takımında yer alarak Copa America gibi önemli turnuvalarda boy gösterdi! Ama belki de en unutulmaz anlarından biri 2015 yılıydı: finalde Arjantin karşısında kaybetmek... Kim bilir? Belki o kayıp bile onu daha fazla motive etti!

Aynı zamanda kişisel hayatındaki zorluklar da onu etkiliyordu: İlişkileri ve özel yaşamındaki sorunlarla yüzleşmek zorundaydı… Ama tüm bunlara rağmen sahada gösterdiği tutku her zaman ön planda kaldı! Ne yazık ki saha dışında aldığı kararlarla sıklıkla eleştirildi... Alkol problemleri ve gece hayatındaki aşırılıkları nedeniyle zaman zaman gündeme geldi.

İspanyol macerasına doğru yolculuk

Daha sonra İtalya’dan ayrılarak İspanya’nın Barcelona takımına transfer oldu… Bu hareket onun kariyeri açısından çok önemliydi çünkü Barça’da geçirilen yıllar yalnızca futbol değil aynı zamanda stil anlamında da dönüşüm getirecekti! Kulübün üst düzey kalitesiyle birleşince saha içindeki rolü çok değişti: Daha ofansif ve yaratıcı oyun anlayışının parçası haline geldi ama burada da sıkıntılar peşini bırakmadı...

Kariyerindeki son dönem

Zaman geçtikçe Arturo'nun yaşı ilerliyordu ve artık son dönemlerine geliyordu... 2020 yılında Inter Milan'a transfer olduğunda hayranları merak içindeydi! Acaba eski gücünü yeniden yakalayabilecek miydi? Gerçekten ironik olan şey ise birkaç sene içerisinde tüm bunların gerçekleşmesiydi: Bir önceki kulübünde büyük başarılar kazanmışken şimdi yeni yolda yeniden zafer peşindeydi!

Kariyer sona ererken miras bırakmak

< p >Arturo Vidal’ın sahadaki tutkusu elbette ki hâlâ devam ediyor ama gelecekte nasıl hatırlanacak? Bugün bile hala Shakira'nın şarkısında geçen ismi sayesinde pek çok insanın aklına geliyor olabilir ama kim bilir? Belki yıllar sonra çocukların eğitim kitaplarında göreceğimiz isimlerden biri olacak ya da sosyal medyada paylaşılacak ilginç içerikler haline gelecek...

Sadece kariyeri değil insanlığı açısından da tartışmalar yaratmaya devam ediyor mu? Zira spordan uzaklaşınca ne yapacağını düşünebiliriz… Hayatının başka alanlarına yönelme ihtimali ile birlikte müzik ya da moda sektörüne dahi giriş yapabilir mi?

Bunun yanında sosyal medyada bazen komik paylaşımlar yaparken görüyoruz onu genç nesil üzerindeki etkisi inkar edilemez!... Onun gibi figürlerin tarihe nasıl damga vurduğu düşünülürse; belki hatırlanan isimlerden biri olarak yer alacak ancak tüm bunlar zaman gösterecek...

Sahne ışıkları altında yaptığı açıklamalara bakıldığında ne kadar renkli bir karaktere sahip olduğu ortaya çıkıyor… Ölümünden veya emekliliğinden sonra bile adı duyulmaya devam edecek mi?... Kim bilir! Yıllar içinde gençlere ilham vermek adına kütüphanelerde yer alır mı veya belgesele konu olur mu?

Evet!... Bu kesinlikle tartışmalı ancak onun hikayesinin ne kadar sürükleyici olduğu ortada!... Futbolu bıraktığında öncelikle bambaşka hayallere koşması gerekiyor olabilir ancak bunu yapmak istemezse de gündemde kalmayı başarabilir ki sanırım düşündüğümüzden fazlasıyla ilgi çekecektir!