1984 - Dustin Moskovitz, Amerikalı İnternet girişimcisi

Dustin Moskovitz, 1984 yılının bir sonbahar akşamında, küçük bir kasabada dünyaya geldi. Ailesi, onu geleceğin büyük düşünürlerinden biri olarak yetiştirmek için elinden geleni yaptı; ancak kim bilir, belki de onun gerçek potansiyeli çok daha büyük bir sahnede ortaya çıkacaktı. Çocukluğu boyunca teknolojiye olan merakı hiç sönmedi ve bu tutku onu üniversite yıllarında devrim niteliğindeki projelere yönlendirdi.Üniversite yılları başladığında, Moskovitz’in hayatı değişim rüzgarlarıyla dolup taşıyordu. Yüksek öğrenimine katılmak için Harvard Üniversitesi'ne girdi. Orada hem akademik başarılarını sürdürdü hem de yeni bağlantılar kurmaya başladı. Ancak bu bağlantılar sadece sosyalleşmeyle sınırlı değildi; tam tersine, burada tanıştığı Mark Zuckerberg ile birlikte Facebook’un ilk adımlarını attılar. Sadece birkaç yıl içinde sıradan bir öğrenci iken dünyanın en büyük sosyal medya platformlarından birinin temel taşlarından biri haline geldi.Facebook’un ilk günlerinde Moskovitz, mühendislik ekibinde yer aldı ve platformun büyümesinde önemli rol oynadı. İlk başlarda sadece arkadaşlarıyla paylaşmak için tasarlanan basit bir uygulama, kısa sürede milyonlarca insanın hayatına girdi ancak bu hızla büyüyen başarı beraberinde bazı zorlukları da getirdi. Çalışma saatleri uzadıkça uzadı ve kişisel hayatından ödün vermesi gerekti; buna rağmen kazandığı başarılar ona daha fazla motivasyon sağladı.Yıllar geçtikçe Facebook’un kullanıcı sayısı hızla artarken, Moskovitz’in de kariyeri parlamaya başladı ancak bu parlaklık beraberinde kıskançlık ve rekabet duygularını da getirmedi değil! Birçok meslektaşı onun azmi karşısında hayran kalırken, bazıları ise onun sürekli önde olmasını kabullenemedi. 2008 yılında yapılan halka arz ile birlikte şirketin değeri katlanarak artarken; buna rağmen o zaman içindeki huzursuzluk içten içe büyümeye başladı.Bir noktada Dustin’ın gözleri açıldı: Belki de en büyük hatası yalnızca kazanmak değil; aynı zamanda iş yaşamıyla özel yaşamı arasında dengenin nasıl kurulacağını öğrenememekti! Bu nedenlerden ötürü Moskovitz’in kariyerindeki dönüm noktası geldiğinde sürpriz olmadı 2011 yılında Facebook’tan ayrılma kararı aldı ve kendi yollarını çizmeye karar verdi.Yeni girişimlerini yaratma arzusuyla dolup taşan Dustin, Asana adında yeni bir proje başlattı: İş yönetimi uygulaması... O an kendini yeniden keşfettiği gibi iş dünyasına taze kan getiren başka birçok girişimin de başlangıcına imza atmış oldu. Ancak burada dikkat çekici olan şey ise aslında Asana’nın doğuş hikayesiydi çünkü burası yalnızca basit bir yazılım değil; insanların verimliliğini artırmayı amaçlayan gerçek bir vizyondu!Asana’nın başarısıyla birlikte Moskovitz'in vizyonu daha genişledi: Herkesin kolaylıkla kullanabileceği ve iletişimde bulunabileceği verimli çalışma alanlarını mümkün kılmayı hedefliyordu... Fakat tüm bu yolda ilerlerken düşündüren durumlar ortaya çıktı: Belki de yalnız başına mücadele etmek yerine güçlü ekiplerle çalışmayı öğrenmeliydi?Zaman ilerledikçe Asana’nın kullanıcı sayısı arttıkça artıyordu fakat şunu söylemek gerekir ki Mooskvitz’in en büyük başarısı bunun çok ötesindeydi! Çünkü o sadece başarıya odaklanmadı; aynı zamanda sosyal etkisini arttırmak için çeşitli hayır projelerine imza atarak bireylerin gelişimine katkıda bulundu... “Teknolojinin gücüyle topluma olumlu katkıda bulunmalıyız!” anlayışıyla hareket ettiğinde yüzlerce insanın hayatını değiştirme fırsatını yakaladı!Moskovitz'in hikayesi elbette ki burada bitmiyor… Girişimci ruhu hala dinçti! Günümüzde teknoloji alanındaki gelişmelerle ilgili olarak insani değerleri ön planda tutarak çalışan ekipler kurmaya devam ediyor… Bazen zor yoldan geçse de her seferinde kendini tekrar eden cesareti ile dikkat çekiyor!Bugün bile sosyal medya araçlarının altında gizlenen karmaşa karşısında insanlar Dustin’ın adını duyduklarında kafalarında farklı imgeler canlanıyor: Bir internet fenomeni ya da girişimci lider… Ama belki de hepsinden önemlisi onun yarattığı miras - toplum için teknoloji geliştiren bireylerin önünü açmasıdır! Kim bilir? Belki bugünün genç girişimcileri gelecekte Dustin gibi isimlere dönüşecek...Sonuç olarak tarihçiler anlatır ki... Geçmişte yaşadığı zorlukların onu şekillendirdiğine inanan herkes bugün bile onun mirasını yaşatıyor! Sosyal medya fenomenlerinin yükselişiyle karşılaştırıldığında Dustin’ın hikayesi yeniden gün yüzüne çıkıyor çünkü çağımızda her şeyin dijitalleştiği şu dönemde topluma katkıda bulunacak vizyoner liderlere her zamankinden daha fazla ihtiyaç var!