<\/noscript>
dayhist.com logoDayhist

1962: Diyarbakır'ın Suriçi Mevkii Müze Bölgesi İlan Edilişi

Sahi, bir şehir ne zaman müze olur? 1962 yılına gelindiğinde, Diyarbakır'ın tarihi Suriçi mevkiinin müze bölgesi ilan edilmesiyle birlikte bu sorunun cevabı verilmeye başlandı. Bu tarih, yalnızca bir yerin korunması için değil; aynı zamanda kültürel mirasın ve geçmişin gözler önüne serilmesi için de önemli bir dönüm noktasıydı.

Tarihsel Arka Plan

Diyarbakır, tarih boyunca birçok medeniyete ev sahipliği yapmış köklü bir şehir. Asurlar’dan Persler’e, Romalılardan Osmanlılara kadar birçok uygarlığın izlerini taşıyan bu bölge, özellikle Suriçi olarak adlandırılan kısmıyla dikkat çekiyor. Yaklaşık 5 bin yıllık bir geçmişe sahip olduğu tahmin edilen bu bölgede, Artuklu döneminden kalma eserlerin yanı sıra Roma dönemine ait kalıntılar da bulunuyor. 1960’ların başlarında Türkiye Cumhuriyeti'nin sanayileşme politikaları çerçevesinde başlayan hızlı kentleşme hareketleriyle birlikte bu tarihi zenginliğin tehlikeye girdiği iddia edilmiştir.

Müze bölgesi ilan edilmesi kararı aslında sadece fiziksel yapıların korunmasından ibaret değildi. Aynı zamanda buradaki kültürel kimliğin yaşatılması ve gelecek nesillere aktarılması amacını taşıyordu. 17 Nisan 1962 tarihinde yapılan resmi açıklamayla Suriçi’nin müze bölgesi olarak ilan edildiği duyuruldu. Bu karar sonrası pek çok yerel ve ulusal organizasyonun devreye girdiği görülmektedir.

Sosyal Dayanışma ve Toplumsal Tepkiler

Daha o günlerde bile yerel halkın bu karara olan ilgisi büyüktü! Kimi zaman telefon zincirleri aracılığıyla duyurular yapıldı; mahalle sakinleri buluşarak karar hakkında fikir alışverişinde bulundu . Bu tür toplumsal dayanışmalar o dönemin ruhunu yansıtmakta önemli bir yere sahipti.

Bazı kaynaklara göre, Karar alındığında sosyal medyanın yaygın olmaması nedeniyle bilgilendirme tamamen geleneksel yöntemlerle gerçekleştirildi. O dönemde radyo yayınlarının büyük önemi vardı; yerel istasyonlarda sık sık konuyla ilgili tartışmalar yapıldı ve halk bilgilendirildi. Çeşitli STK'lar da müdahil oldu; 'Tarihimize sahip çıkmalıyız!' sloganıyla kamuoyu oluşturuldu.

Kişisel Anılar ve Tanıklıklar

Böyle önemli bir dönüşümün içerisinde olan kişilerden biri de Hasan Bey'dir: “O gün sanki tüm mahalle hep birlikte kutlama yapıyordu,” diye anlatıyor hatıralarında! “Bizim gibi gençler müzede çalışmak için heyecanla sıraya girerken büyüklerimiz ise geçmişte kaybolan miraslarını koruma konusunda konuşuyorlardı.” Özetle böyle anekdotlar Suriçi’nin efsanevi ruhunu ortaya koyuyor.

Tarihin Değeri ve Sonuçları

Peki ya o zamanlardan bugüne neler değişti? Bugün hala çoğu kişinin 'müze' dendiğinde aklında canlanan ilk yerlerden biri Suriçi’dir . Yıllar geçtikçe bölgenin gelişimi devam etti ancak geçtiğimiz on yıllarda meydana gelen olaylarla birlikte bu değer yine gündeme geldi!

Bunun yanı sıra resmi kayıtlara göre, bölgede tescillenmiş yaklaşık 250 tane sivil mimari örneği bulunmaktadır . İddia edilir ki müzelerin sayısının artması ile birlikte turizm sektöründe de ciddi yükseliş yaşandı.

Sosyal Medya Etkisi: Bugünün Gözünden Geçmişe Bakış

Zaman ilerledikçe sosyal medya platformları da değişiklik gösterdi; bugün Twitter’da @................ adlı kullanıcı sıklıkla gönderiler paylaşıyor! Hatta en son yaptığı paylaşımda “Suriçi'nin gözbebeği #MuzeBolgesi” ifadesi geçti... Tabi ki biraz mizah katmayı da ihmal etmedi... “Kim demiş burada hiç gezmeyin!” dedirtti.

Düşündüren Bir Soruyla Kapanış

Bütün bunların ışığında belki de şunu sormak gerek: Tarihimizi korumak için atacağımız adımlar neler olmalı? Unutmayalım ki her yapı, her sokak kendi hikayesini fısıldıyor bizlere...

Soru - Cevap

1962 yılında Diyarbakır'ın Suriçi mevkii neden 'müze bölge' ilan edildi?
Suriçi'nin müze bölge olarak ilan edilmesi ne gibi avantajlar sağladı?
Suriçi'nde hangi tarihi yapılar bulunmaktadır?
Müze bölge ilanı, Suriçi'nin kültürel mirasını nasıl etkiledi?
author icon

Sudenaz İlhan

Tarihi olayları anlaşılır ve etkileyici bir dille anlatıyor.


Bu içerik dayhist.com topluluğu tarafından düzenlenmiştir

Aynı günün diğer bazı olayları