2009 - Bilge Köyü Katliamı: Mardin'in Mazıdağı ilçesine bağlı Bilge köyünde yapılan bir düğün sırasında, düğündekilere ve aynı aileden olan insanlara ateş açıldı. Saldırıda; 3'ü hamile kadın ve 6'sı çocuk olmak üzere, toplamda 44 kişi öldü.

Bilge Köyü Katliamı: Unutulmaz Bir Trajedi

Her insanın hafızasında bazı olaylar derin izler bırakır. Kimisi sevinç, kimisi ise hüzünle anımsanır. 28 Mayıs 2009 tarihinde Mardin'in Mazıdağı ilçesine bağlı Bilge köyünde yaşanan katliam, belki de bu topraklarda tanıklık ettiğimiz en acı hatıralardan birisidir. Düğün eğlencesi sırasında bir anda başlayan ateş, sevinci korkuya dönüştürmüştü. Peki, bu olayın arka planında neler yatıyordu?

Tarihin Karanlık Gölgesi

Bilge köyü katliamı; sadece kaybolan yaşamların değil, aynı zamanda iç içe geçmiş çatışmaların ve toplumsal travmanın da sembolüdür. Resmi verilere göre 44 kişinin hayatını kaybettiği bu trajik olayda; 3’ü hamile kadın ve 6’sı çocuk olmak üzere birçok masum insan hedef alınmıştı.

Bazı kaynaklara göre, saldırının arkasında ailevi anlaşmazlıklar yatıyordu; fakat bu durum pek çok sorunun yalnızca yüzeysel bir yansımasıydı. Türkiye’nin güneydoğusunda yıllardır süren sosyo-ekonomik sorunlar ve etnik gerilimler de işin içine girdiğinde trajedinin boyutu daha da büyümüştü.

Duygusal Bir An: O Düğün Gecesi

28 Mayıs akşamının serin havasında kurulan düğün masaları kalabalık misafirlerle doluydu. Herkes neşe içinde dans ediyordu. O anlardan biri hatırlıyorum ; 'Düğünün en güzel anlarını yaşıyorduk...Birden silah sesleri duyulmaya başladı' diyordu tanığımız Ayşe T., o gece orada olanlardan sadece biri olarak.

Kimse ne olduğunu anlamadı bile! Kalabalığın ortasında gerginlik büyüdükçe büyüdü… Arka planda yankılanan çığlıklar, herkesin yüreğine korku salmıştı!

Saldırı ve Sonrası: Toplumun Yarası

Saldırının ardından yaşanan panik ortamında insanlar birbirlerini iterek kaçmaya çalıştılar ama çaresizdiler... Etrafta büyük bir karmaşa vardı! Acılı aileler yan yana oturmuşlardı ama artık sevinç yerini tarumar olmuş ruh halleri almıştı.

• Kayıplar: Resmi kayıtlara göre toplamda 44 kişi hayatını kaybetti.
• Aile İçi Anlaşmazlık: İddia edilir ki saldırganların amacı, geçmişteki kinlerini gidermeye çalışmaktı.
• Panik Ortamı: Saldırı sırasında düğündeki birçok kişi yaralandı ve acil servislerde tedavi edildi.

Düşündüren Sosyal Dayanışma

Sosyal medya henüz gündemde değildi elbette ki! O dönem telefon zincirleriyle veya radyo duyurularıyla duyurulan haberler insanları etkiliyordu. İnsanlar bilmedikleri akrabalarının yanında dahi acılara ortak oldular; büyük şehirlerden gelen yardım gönüllülerinin yanı sıra mahalle dayanışması da dikkat çekiciydi...

Dönemlerin Gölgeleri: Geçmişten Günümüze Bağlantılar

Bugün ile bağlayalım;'Twitter'da @............. gibi hesaplarla adalet arayışları sürerken -2009'daki telefon zincirlerinin yerini aldı- günümüzde Facebook üzerinden kampanyalar düzenleniyor… Bu gelişmeler üzüntüyü biraz daha körüklüyor gibi geliyor bazen insana! Bazıları "Tarih tekerrürden ibarettir." der ama belki de önemli olan noktalar burada gizlidir? Sadece vahşetin adını koymak yetmiyor çünkü... Bütün bunların üstüne düşünen herkes için sorarım: Böyle olaylar yaşandığında toplumsal birliktelik nasıl sağlanabilir? Ya da hakikat arayışı sürdürülebilir mi?