Adı: Rachid Ghezzal
Doğum Yılı: 1992
Milliyeti: Cezayirli
Mesleği: Futbolcu
Oynadığı Pozisyon: Sağ kanat oyuncusu
Milli Takım Kariyeri: Cezayir millî futbol takımında oynamaktadır.
1992 - Rachid Ghezzal, Cezayirli millî futbolcu
Çocukluk yıllarında arkadaşlarıyla sokaklarda top koştururken, belki de gelecekte büyük bir kulüpte forma giyeceğini hayal ediyordu. Bu hayalini gerçekleştirmek için elinden geleni yaptı ve sonunda 2010 yılında Olympique Lyonnais'in altyapısına katıldı. Ancak burada işler o kadar kolay olmadı; bu süreçte birçok zorlukla karşılaştı. Hedeflerine ulaşmak için mücadele etmesi gerektiğini biliyordu.
2012 yılında profesyonel sözleşme imzaladı ve Ligue 1'deki ilk maçına çıktı. O an, belki de hayatının en önemli anlarından biriydi; ama bunun yalnızca başlangıç olduğunu biliyordu çünkü genç oyuncuların çoğu gibi onun da üstesinden gelmesi gereken pek çok engel vardı. İlk başlarda formayı kapmak zor olsa da zamanla takımın önemli bir parçası haline geldi. İronik olarak, başlangıçta takımda pek göz önünde olmasa da, gelişimi hızla ilerledi ve diğer genç oyuncular arasında kendini göstermeyi başardı.
Özellikle teknik becerileriyle dikkat çekti; rakip defansları adeta dans eder gibi geçiyor ve kaleye yakın bölgedeki hassas paslarıyla takımına katkıda bulunuyordu. Ancak bu başarılar ona yeterli gelmedi kendisini sürekli geliştirmeye kararlıydı. Zaman içinde Lyon'daki performansı onu Cezayir millî takımı için aday konumuna getirdi. Cezayir formasını giymek her futbolcunun rüyasıdır ancak Ghezzal’ın hikâyesi burada daha da ilginçleşti: Kendisi hem Fransız hem de Cezayir vatandaşıydı; dolayısıyla hangi ülke adına oynayacağı konusunda tartışmalar başladı...
Sonunda tercihini milli formadan yana kullandı ve Cezayir'i uluslararası arenada temsil etme fırsatını yakaladı. Millî takımda geçirdiği zamanlar ona farklı bir bakış açısı kazandırdı kendi kültürünü daha iyi anlamasına yardımcı oldu ancak bu süreçte bazı zorluklarla karşılaşmaktan kaçamadı. Takımın bazı maçlarında yaşanan başarısızlıklar üzerine yoğun eleştiriler aldı; buna rağmen pes etmek yoktu! Fakat belki de en büyük sınavını Afrika Kupası'nda verdi: Turnuvanın heyecan dolu atmosferinde oynamak hem mutluluk verici hem de stresliydi. Şampiyonayı parlak performansıyla tamamladıktan sonra Avrupa'nın büyük liglerinden teklifler almaya başladı bunların arasında İtalya'nın Fiorentina'sı öne çıktı! Yeni bir maceraya atılma kararı almasıyla birlikte hayatında yepyeni sayfalar açıldı ama bu karar da yeni sorumluluklar getirdi...
Nitekim yurt dışında olmak her zaman kolay değildi: Yeni dil öğrenmek zorundaydı, farklı kültürlere adapte olmalıydı ve hepsinden önemlisi futbol sahasındaki rekabetin hiç de az olmadığını kabullenmeliydi! İtalya'da geçirdiği süre boyunca Ghezzal’ın yetenekleri adeta yeniden filizlenmeye başladı! Takım arkadaşları ile birlikte yüksek tempolu antrenmanlara katılıyor; maç günlerinde ise stadyumun atmosferinin tadını çıkarıyordu... Fakat bu değişim ona çok fazla şey öğretse de –özellikle disiplin konusunda– hayatta sadece futboldan ibaret olmadığını fark etti! Özel yaşamında yaptığı hatalar ya da aldığı kararlarla ilgili tartışmalar gündeme gelmeye başladığında işlerin nasıl döneceğini kestirememek onun huzursuzluğunun artmasına yol açtı! Kendi yaşamının merkezine oturtmaya çalıştığı kariyer hedeflerine rağmen aynı zamanda topluma katkıda bulunmayı ihmal etmedi: Sosyal projelerde yer aldı; özellikle gençlere yönelik spor etkinliklerinde aktif rol üstlendi... Bu yönüyle belki de hayranlarının gönlünde farklı bir yere sahip oldu! Onun hikayesindeki en ilginç detay ise sosyal medyada paylaştığı içerikler aracılığıyla geniş kitlelere ulaşmasıdır: Futbol dışındaki ilgi alanlarını takip edenlerle olan samimi iletişimi sayesinde tanınırlığını artırmayı başardı. Günümüzde Ghezzal'ın hayatındaki başarılarına baktığımızda hala mütevazılığından ödün vermediğini görebiliriz! Yıllar geçtikçe kariyerinde üst üste gelen başarıların yanı sıra düşüş dönemleri oldu –ancak hepsinin kendisine öğrettiği dersler var… Her seferinde ayağa kalkmayı bilmek gerektiğinin bilincindeydi ki bu durum onu sürekli motive etti! Bugün bile Rachid Ghezzal’ın adı duyulduğunda aklımıza gelen ilk şeylerden biri azmi –zira sıkıntılar karşısında gösterdiği direnç çoğu gence örnek teşkil ediyor! Belki gelecekte daha fazla şampiyonluk yaşayacak veya spor dünyasına yeni değerler kazandıracaktır kim bilir? Fakat onun bıraktığı iz sadece yeşil sahalar ile sınırlı kalmayacak sosyal medyada oluşturduğu içerikler ya da yardım projeleri aracılığıyla gelecek nesillerin zihninde yankılanmaya devam edecek!