2004 - Laura Branigan, Amerikalı şarkıcı (d. 1952)

Bir sabah, 1952 yılının Temmuz ayında, New York’un doğu kıyısında, dünyaya gelen küçük bir bebek, ileride müzik tarihine damgasını vuracak bir sanatçının ilk adımlarını atıyordu. Laura Branigan, müziğe olan sevgisiyle büyüdü; genç yaşlarda dans ve şarkı söylemeye heveslenirken, kim bilir belki de sahne ışıklarının ona ne kadar çekici geldiğini içten içe hissediyordu. Ancak bu yolculuk o kadar da kolay olmayacaktı.

Yeteneği fark edildiğinde 1970’lerin ortalarına gelinmişti. O dönemlerde kendi şarkı sözlerini yazmaya başlamıştı; ama daha çok barlarda ve kulüplerde performans sergileyerek geçimini sağlıyordu. Bir akşam, hayatında dönüm noktası olacak bir fırsat kapısını çaldı ünlü yapımcı Jack White onu sahnede izledi. Onun sesi ve karizmasıyla etkilenmişti; böylece Branigan’ın kariyerinin temelleri atılmış oldu.

Öncelikle birkaç single çıkardı ama asıl büyük patlama 1982 yılında gerçekleşecekti. 'Gloria' adlı parçasıyla dünya çapında tanınmaya başladı bu şarkı onun için sadece bir hit değil; aynı zamanda kariyerinde bir dönüm noktasıydı! Ancak işin ironik yanı şu ki, bu şarkıyı ilk önce İtalyan sanatçı Umberto Tozzi seslendirmişti; Branigan ise onu yeniden yorumlayarak başka bir boyuta taşıdı.

Sözleriyle dinleyiciyi derinden etkileyen bu parça, onu gençlik hayallerinin ötesine taşıdı. Amerika'da birçok radyoda çalınmaya başladığında gençler arasında ‘Gloria’ efsanesi doğdu! Bu süreçteki başarıları birçok ödül ile taçlandırıldı ancak bunun getirdiği baskılar da yavaş yavaş artıyordu...

Daha sonra birçok albüm çıkararak kendini kanıtladı; fakat her yeni proje ile beraber eleştiriler de peşini bırakmadı. Örneğin 'Self Control' adlı şarkısı pop listelerinde uzun süre zirve yaptı fakat bazı eleştirmenler tarafından “yüzeysellik” ile suçlandı. Belki de en büyük hatası, zaman zaman duygusal derinlik yerine popüler kültürün yüzeysel sularında yüzmeyi tercih etmesiydi.

Buna rağmen Laura'nın sesi her daim dinleyicileri sarhoş eden bir tınıya sahipti; belki de onun en belirgin özelliği buydu duyguları kelimelere dökme yeteneği! Birçok kişi onun şarkılarındaki tutkulu anlatımın altında acılı anıları veya kaygıları buluyordu ki bunlar onun insani yönünü gösteriyordu.

Aniden gelen üne rağmen ilişkilerinde zorluklar yaşadı... Kendi duygusal karmaşalarıyla mücadele ederken bazen düşkünlük yaşıyor gibi görünüyordu: “Birçok kez sahnede kendimi yalnız hissettim,” diyerek itirafta bulunduğunu hatırlıyorum. Kim bilir? Belki de içsel çatışmaları dışavurumu olarak müziğine yansıdığı için büyülü olmayı başarmıştı!

1990'ların başlarına geldiğimizde ise artık hem kariyer hem de kişisel hayatındaki dalgalanmalarla başa çıkmak zorunda kaldığı günler gelmişti... Kendi içindeki boşluk hissini dolgu malzemesi olarak kullandı: Şarkılarının sözlerinde melankoli hakim olmaya başlamıştı! Özellikle 'The Lucky One' parçasındaki ifadeleri bazı dinleyicileri derinden etkiledi: "Kendini kaybetme korkusuyla dolup taşmak..."

Zaman geçtikçe pop müzik ortamında değişiklikler oluyordu ve Laura'nın tarzı daha fazla dikkat çekmez olmuştu... Ancak Ironik olarak bu dönem içinde kendine yer edinemese de nostaljik bağlarını korumayı başardı - geçmiş hitlerinin yeniden yorumlanmasıyla az da olsa gündemde kalmayı sürdürdü.

Sahne hayatından uzaklaştığı dönemlerde bile medya karşısına çıktığında hala o eski enerjisini yansıtan gözleri vardı… Fakat sağlık sorunları yaşamaya başladığında tüm dünya ondan endişe duymaya başladı! Geri planda kalarak muhalefet oluşturan kanser hastalığına karşı verdiği mücadelede pek çok hayranından destek gördü...

Kariyeri

Laura Branigan, kariyerine 1970'lerin sonunda başlamış ve 'Self Control', 'Power of Love' gibi hit şarkılarla adını duyurmuştur. Şarkı kariyerinin yanı sıra, televizyon ve sinema projelerinde de yer almıştır. Örneğin, 'Dr. Jack' adlı televizyon dizisinde rol almıştır.

Başarıları

Branigan, Grammy Ödülleri'ne de aday gösterilmiş ve birçok kez Billboard listelerinde üst sıralarda yer almıştır. Şarkıları, güçlü vokali ve duygusal derinliği ile dinleyicileri etkilemiştir. 1982 yılında 'Gloria' şarkısı ile dünya çapında büyük bir başarı elde etmiş ve bu parça hala pop müziğin klasikleri arasında yer almaktadır.

Kişisel Hayatı

Laura Branigan, yaşamının büyük bir bölümünü müziğe adamıştır. Ancak özel yaşamında da çeşitli zorluklarla karşılaşmıştır. 2004 yılında, 52 yaşında ani bir şekilde hayatını kaybetmiştir. Ölüm nedeni ise beyninde meydana gelen bir anevrizma olarak belirlenmiştir. Onun kaybı, hayranları ve müzik camiası için büyük bir kayıptır.

Son Dönem

Ağustos 2004’te aniden kaybedildiğinde herkes için büyük bir kayıp oldu... Müzik camiasında yankılanan yas ilanları arasında "Onun sesi artık aramızda yok," diyen hayranları hüsrana uğradılar! Ölümü sonrası bıraktığı miras günümüzde hâlâ yankılanıyor...

Tarihçiler anlatır ki; ölümünden sonra bile birçok sanatçı onun eserlerinden esinlenmeye devam etti modern pop dünyasında izleri silinmedi… Örneğin sosyal medyada paylaşılan video kesitlerinde sık sık 'Gloria'nın nakaratına rastlamak mümkün!

Bugün bile yıllar sonra insanların kalplerinde yer eden melodileriyle anılıyor olması dikkat çekici… Kim bilir? Belki de Laura’nın mirası sadece melodilerinden ibaret değildir aynı zamanda ruhunun derinliklerini keşfetmek isteyen herkes için ilham verici hikayeler barındırıyordur!