1982 - Jermaine Defoe, İngiliz futbolcu

Ancak bu durum onun futbol kariyerinin başlangıcı olmasına rağmen, aslında daha büyük zorluklarla yüzleşmesi gerektiğinin de habercisiydi.Defoe, genç yaşında antrenmanlara katılmaya başladı; buna rağmen bazı dönemler ailevi sorunlar nedeniyle moral bozukluğu yaşadı. Özellikle babasıyla olan ilişkisi sarsıldı ve bu durum onu derinden etkiledi. Bu içsel mücadelelerine rağmen futbol sahasında parlayarak yıldızını erken yaşta yükseltmeyi başardı ancak sıkıntılar onu bırakmadı; belki de en büyük içsel savaşı öz kimliğini bulmak üzerineydi.Kariyerinin ilk döneminde Millwall’da gösterdiği performans dikkat çekti ve 1999 yılında Tottenham Hotspur’a transfer oldu. İlk profesyonel maçını burada oynadıktan sonra, futbol dünyasında adını duyurmaya başladı.

Hızlı ayakları ve son derece etkili şutları ile tanınan Defoe, kısa sürede takımın önemli bir oyuncusu haline geldi. Ancak bu başarıların yanı sıra eleştirilerle de karşılaşmaktan kaçamadı özellikle de fiziksel yapısı nedeniyle 'yetersiz' bulunması ironik bir şekilde onun motivasyonunu artırdı.Zamanla kariyerinde büyük dönüşümler yaşamaya devam etti; Tottenham'dan sonra Portsmouth’a geçiş yaptı ve burada Premier Lig'deki ilk golünü atarak hem kendisine hem de kulübüne unutulmaz anlar yaşattı. Ancak kesinlikle yolculuğu burada bitmedi: Birkaç yıl sonra tekrar Tottenham’a dönmesiyle birlikte kariyerindeki dalgalanmalar sürmeye devam etti.Defoe’nun asıl çıkışı ise 2004 yılında İngiltere milli takımına çağrılmasıyla gerçekleşti fakat burada da zorluklarla karşılaşmaktan kaçamadı; milli takımdaki sürekliliği tartışma konusu oldu! Eleştirmenler onun pasif oyun tarzını sorgularken, o her seferinde sahada elinden gelenin en iyisini vermeye çalıştı kim bilir, belki de bu baskılar onu daha da güçlü kılmıştır? Zira dünya kupası gibi büyük organizasyonlarda oynamak birçok futbolcu için bir hayaldir ama Defoe bunu gerçeğe dönüştürme fırsatı buldu.Futbol hayatının en kritik dönüm noktalarından biri ise Sunderland'a transfer olduğu andır; burada geçirdiği yıllar boyunca hem bireysel hem de takım olarak büyük başarılara imza attı! İronik olarak bazı zamanlar sakatlık problemleriyle boğuşmasına rağmen goller atmaya devam etti ve taraftarların sevgilisi haline geldi! Oyun stiliyle kendine has bir karakter yarattığı için halk arasında "süperstar" unvanını aldı...Ancak her şampiyonluk hikayesinde olduğu gibi inişler çıkışlar vardı... Dönem dönem yedek kalması ya da forma şansı bulamaması mental olarak zorlayıcıydı - ancak o pes etmedi! Belki de en büyük hatası bazen çok fazla düşünmesiydi...

Hatta sosyal medyada sıkça yer alan "Defoe için neden sürekli yedekte?" soruları zaman zaman gündemi meşgul etti; sonuçta kazanılan zaferlerin yanında kaybedilen fırsatlar insanın üzerinde derin izler bırakabilir!Zaman içerisinde 2015’te Bournemouth’a katılmasıyla yeniden zirveye tırmanmayı hedefledi; orada sergilediği performans tekrar dikkatleri üzerine çekti ancak bunun yanı sıra kalbini kaptırdığı toplumsal sorunlar da vardı... Yaşadığı toplumda çocuklara yönelik destek projeleri geliştirerek onlara umut olmayı amaçladı! Bu projeler sayesinde sadece spor kariyeri değil aynı zamanda insani yönü ile öne çıktı.Fakat hayat bazen beklenmedik sürprizlerle doludur: 2020'de futbolu bıraktığını açıkladığında birçok kişi için gerçeklik zorlayıcıydı... Artık başka bir hayata doğru adım atmıştı! Geçmişteki başarılarına gölge düşmeden yeni kapılar açmaya karar verdi - tartışmalı şekilde medya dünyasına yönelmeye başladı!Ölümünden önce yaptığı açıklamalarda “Futbol benim hayatım ama insanlığı unutmamak lazım,” dediğinde pek çok kişi hala kalplerindeki saygıyı yitirmediğini anlamıştır bugün bile sosyal medyada dolaşan geçmiş videolarıyla hatırlanıyor olması bunun kanıtıdır… Özellikle genç nesil ona idol olarak bakmakta ve yalnızca golcü kimliği değil insani değerleri ile örnek almaktadır!Bugün bile sokaklarda çocukların futbol oynarken aralarında "Ben Defoe’yum!" diye bağırmaları tesadüf değil… Onun mirası yalnızca attığı gollerle sınırlı değil çünkü insanların zihinlerinde bıraktığı izlenimler çok daha kıymetli... Geçmişte başarılarını kutlarken geleceğe dair umut aşılamayı başaran Defoe’nun hayat hikayesi belki de herkesin ilham alabileceği türden!Kim bilir belki seneler sonra biri yine onun adına yaptıkları anacak – çünkü gerçek kahramanlık asla kaybolmaz.