1979 - Shawn Ashmore, Kanadalı film ve televizyon oyuncusu

Bununla birlikte, kariyerinin başlangıcındaki bu fırsat her ne kadar heyecan verici olsa da, onu daha büyük zorluklarla da karşılaştırdı. Çünkü genç yaşta Hollywood'un kapılarını aralayan birçok oyuncu gibi, o da rekabetin acımasız yüzüyle tanışmak zorunda kaldı. Birçok yapımcı ve casting direktörü önünde yapılan denemeler arasında kaybolmuş gibi hissettiği anlar oldu ancak buna rağmen, pes etmeyecekti. Özellikle 2000 yılında "X-Men" film serisindeki Iceman karakteri ile geniş kitlelere ulaşmayı başardı.

X-Men'in kışkırtıcı dünyasında donmuş güçleriyle tanınan bu karakterle birlikte Shawn’ın kariyeri büyük bir ivme kazandı. Ancak, bu popülarite ona sadece hayranlık getirmedi; aynı zamanda beklenmedik baskılar da yükledi. Kim bilir, belki de en büyük zorluğu başarılı olduğu için duyduğu kaygıydu... Film serisi ilerledikçe Shawn Ashmore’un Iceman olarak varlığı giderek güçlendi; fakat aynı zamanda kendi kimliğini bulma mücadelesini de beraberinde getirdi.

Belki de birçok oyuncu gibi o da izleyicilerin beklentileri ile kendi hayalleri arasında sıkışıp kalmıştı ama her defasında kendine dönmeyi başardı. Düşünülmesi gereken başka bir gerçek ise: Ashmore’un kariyerinin zirvesindeyken yaptığı projelerin çeşitliliğidir. "X-Men" filmlerinden sonra gelen yapımlarında hem televizyon dizilerinde hem de bağımsız filmlerde rol aldı adeta kendi tarzını yaratma çabası içerisindeydi! 2011 yılında "The Following" dizisindeki performansı ile eleştirmenlerden övgüler aldı ve yeni bir hayran kitlesi edindi. Ancak belirsizliği seven biri olarak biliniyordu...

İronik olarak: Kariyerinin en yüksek noktalarından biri olan dizi projesinin ardından gelen dönemlerde görünürlük açısından daha az fırsat bulması ona zor günler yaşattı! Sıkça gözden kaçan gerçek şu ki; sanatçıların sürekli yükselen başarıları geri dönüşsüz değildir. Yıllar geçtikçe kendisini farklı projelerde buldu: Dramaların yanı sıra korku türündeki yapımlarda da yer aldı özellikle “The Grudge” filmindeki rolü tartışmalı şekilde izleyici tarafından çokça konuşuldu! Burada ustalıkla yarattığı gergin atmosferle izleyenleri derin düşüncelere yönlendirdiği söylenebilir… Fakat eleştirmenlerin yorumları değişkenlik gösterdi; kim bilir belki de bazı izleyiciler için korkunun sınırlarını zorlamak fazlasıyla rahatsız ediciydi. Şimdi geri dönüp bakıldığında ise herkesin dikkatini çeken başka bir ayrıntının olduğunu söylemek mümkün: Ashmore’un kariyerindeki seçkin noktalarına rastladıkça insan ister istemez onun sahne dışında nasıl biri olduğunu merak ediyor! Mesela sosyal medya üzerindeki varlığına dair görüşler oldukça bölünmüş durumda… Bazıları onu duyarlı ve içten biri olarak görürken; diğerleri şöhret karşısında çekingen kaldığını savunuyor! Sosyal medya platformlarında sıklıkla tartışmalara yol açabilen konulardan biri ise onun ilişkileri üzerineydi... Duygusal hayatının gizemi sürekli olarak basın mensuplarının ilgi odağı oldu! Bunun yanı sıra çalışmalarına odaklandığını belirterek mahremiyetine saygı gösterilmesini isteyen açıklamalarıyla dikkat çekti elbette ki bunun yanında fanlarının ona olan sevgisi asla azalmadı! Ölümünün ardından bile anılması muhtemel olan oyuncular arasına girebilir mi? Zaman gösterecek...

Ama kesin olan şu ki; onun canlandırdığı karakterler günümüz kültürüne damga vurmayı sürdürüyor! Örneğin TikTok’ta gençlerin hala Iceman kostümüyle dans etmesi ya da “X-Men” repliklerini ezberlemeleri bu mirasın nesiller boyunca devam edeceğinin kanıtıdır. Tüm bunların yanı sıra Ashemo’nin çalışma ahlakının güçlü olduğu aşikar! Diğerlerinin bakış açısını değerlendirmekten korkmadan hareket etmesi ve çevresindekilere sürekli destek vermesi belki de onu gerçekten farklı kılan unsurlar arasında sayılabilir... Aslında sanatçı olmak demek sadece sahnede parlamak değil; aynı zamanda insanlarla köprü kurabilmekle ilgilidir! Bu nedenle bugün bile kendisini keşfetmeye devam eden Sean Ashmore’un hikayesi düşündüğünüzden çok daha derin olabilir… Sonuçta ne yazık ki hayatta hiç kimse her şeyde başarılı olamaz ama mücadele edenler unutulmazlar!