İsim: Berk Tokay
Doğum Yılı: 1980
Meslek: Türk grafiker
1980 - Berk Tokay, Türk grafiker
Bir gün, 1980’lerin başlarında, bir bebek dünyaya geldi. Adı Berk Tokay’dı. Aile ortamında sanatın gücüyle büyüyen bu çocuk, eline ilk kalemi aldığında etrafındaki dünyayı farklı bir gözle görmeye başladı. Renkler, çizgiler ve formlar, onun hayal gücünün sınırlarını zorlamasına olanak tanıyordu. Ancak, yeteneği bir sır gibi saklı kalmadı; ilkokul öğretmeni ona ilham verdi ve resim derslerini sevmeye yönlendirdi.
Genç yaşta birçok resim yarışmasına katıldı zamanla ödüller kazandı. Bu başarıları onu cesaretlendirdi ve grafik tasarım alanına yönelmesine zemin hazırladı. Lise yıllarında bilgisayar teknolojilerinin yükselişi ile birlikte grafik tasarım konusunda derinlemesine eğitim alma fırsatı buldu; bu da onun gelecekteki kariyerinin temel taşlarını oluşturdu.
Berk Tokay’ın hikayesi burada bitmedi; üniversite eğitimini alarak İstanbul’a döndüğünde kendisini bambaşka bir dünyanın kapısında buldu. Sanatla dolu olan bu şehirde, herkes kendi tarzını yaratmaya çalışıyordu buna rağmen Berk, kendine has yaklaşımıyla dikkat çekmeyi başardı. Ancak onun için asıl mücadele şimdi başlamıştı: Özgünlüğünü koruyarak sektördeki diğer grafikerlerden sıyrılmak...
İlk olarak çeşitli ajanslarda staj yaptı; her deneyim onu daha da olgunlaştırdı. İronik olarak, bazen kabul edilemeyen fikirleri nedeniyle eleştirilere maruz kaldı ama bu durum onu yıldırmadı aksine daha yenilikçi olmaya itti! Kim bilir? Belki de bu zorluklar sayesinde kendi tarzını geliştirip özgüven kazanmasını sağladı.
Berk Tokay için en büyük dönüm noktası ise 2005 yılıydı... O yıl yaptığı devrim niteliğindeki projelerle Türk grafik tasarımının çehresini değiştirecek çalışmalara imza attı! Yetenekli gözleriyle toplumsal konuları sanatına yansıtarak dikkat çekmeyi başardı; örneğin sokak sanatı ile geleneksel Türk motiflerini harmanlayarak eserlerinde yeni bir dil oluşturdu.
Ancak bu süreçte bazı insanlar tarafından 'bu kadar yenilikçi olunamaz' şeklinde eleştirildi oysa Berk için sanat sınır tanımamalıydı! Yıllar geçtikçe projeleri uluslararası alanda da yankılanmaya başladı ve birçok ödül aldı... Bunlardan biri de Avrupa Grafik Tasarım Ödülü idi ki pek çok genç grafikerin hayalini süslüyordu!
Zamanla sosyal medyada büyük takipçi kitlesi kazandı; belki de birçok kişinin aksine sosyal medyayı etkili kullanması onu genç neslin idolü haline getirdi! Takipçileri arasında yer alan gençler ise onun çalışmalarından esinlenerek kendi kariyerlerine yön vermeye başladılar.
Berk Tokay’ın yarattığı her eser sadece görsel değil aynı zamanda düşündürücü oluyordu: Her fırça darbesi ya da dijital çizimi ardında derin anlamlar taşıyordu! Ancak belki de en ilginç yanı şu ki çoğu kişi onun tarzının arka planındaki hikâyeleri bilmeden sadece estetik kaygılarla hareket ediyorlardı... Sanatın özündeki duyguları hissedemedikleri için tam anlamıyla eserin ruhunu yakalayamıyorlardı.
Kendisi sık sık “Sanatımda gizli mesajlar vardır” derdi – ne yazık ki bazen insanlar bunu göz ardı ediyorlardı! Birçok müzede sergilenen eserleri hala tartışma konusu olmaya devam ediyor… Bu bağlamda söylenebilir ki onun sanatı yalnızca bireysel değil toplumsal bir yorumlama olarak öne çıkıyor!
Düşünceleri gibi sanatı da değişkendi: Dönem dönem minimalist çalışmalara yöneldi ancak bazı zamanlarda karmaşık kompozisyonlarla izleyiciyi şaşırttı... Kim bilir belki de içindeki sanat tutkusu aslında sadece tek bir tarzdan ibaret değildi!
Sürekli gelişim peşinde koşarken kişisel hayatını geride bırakmayı tercih etti: Duygularını dışavurmak yerine içeride sakladı! Bu yüzden dönem dönem karamsar düşüncelere kapıldığını itiraf ederken bile huzuru çoğunlukla yalnızlığa sığınmakta bulmuştu... Belki de çok fazla ünlü olmak ya da dikkat çekmekten kaçınmasının nedeni buydu?
Bugünlerde ise Berk Tokay’ın adı geçerken akıllarda kalan en önemli şeylerden biri özgünlük oldu: Kendisine ait stilini keşfettikten sonra onu kimse kopyalayamadığı için sektörde ayrıcalıklı bir konumda bulunuyor… Elbette bunun altında yatan neden yalnızca yetenek değil aynı zamanda kararlılık ve tutku!
Sosyal medya platformlarında hala aktif olan Berk’in paylaşımları özellikle gençler arasında büyük yankılar uyandırıyor - nitekim bazıları “Berk’tan nasıl daha iyi işler çıkarırım?” diye soruyorlar... Ve onun verdiği yanıt hep benzer oluyor: “Sadece kendi sesinizi bulun!”
Tarihçiler anlatır ki geçmişte bıraktığı izler günümüzde hâlâ hissediliyor… Ölümünün üzerinden yıllar geçse bile yarattığı eserlerle adından söz ettirmeye devam edecek gibi görünüyor – çünkü sonunda kalplerimizde her zaman yer edinen gerçek sanatçılar asla unutulmazlar!