2021 - Louise Fishman, Amerikalı soyut resim sanatçısıdır (d. 1939)

Resim yapmanın sadece renklerle oynamak değil, aynı zamanda duyguları ifade etmek olduğunu anladığında gerçek serüveni başladı. İronik olarak, onu etkileyen ilk şeylerden biri de kadın sanatçılara yönelik toplumsal baskılar oldu bu baskılar ona direnme gücü verdi ve farklı bir yol çizmesini sağladı.1960’ların başında San Francisco'ya taşındığında, California'nın güneşi altında kendi tarzını bulmaya çalışıyordu. Bu süreçte birçok farklı akım ve teknikle denemeler yaptı; ancak her denemesinde kendine has bir üslup geliştirdiği görülüyordu. Belki de en büyük cesareti, eserlerinde sıklıkla kişisel deneyimlerini ve toplumsal meseleleri dile getirmesiydi.

Bu durum onu soyut resim dünyasında yalnızca bir figür olmanın ötesine taşıdı.Zaman geçtikçe Louise Fishman'ın resimleri yalnızca görsel olarak değil, derin duygusal katmanlarıyla da dikkat çekmeye başladı. "Kendiliğindenlik" ile "kontrol" arasında gidip gelen temaları işledi; bunu yaparken tuvali adeta bir günce gibi kullandı her fırça darbesiyle içindeki düşünceleri dışa vurdu! Sanat eleştirmenleri tarafından beğenilen tarzı, bazen karmaşık ilişkileri açıklamak için metaforlar barındırırken bazen de sade ama çarpıcı ifadelere dönüşüyordu.Ancak kariyerinin en parlak dönemlerinde bile bazı karanlık düşüncelerle yüzleşmek zorunda kaldı. Kendi kimliğini sorguladığı dönemlerde ortaya koyduğu eserler belki de en etkileyici olanlarıydı: Duygularını izleyicilere hissettiren yoğun renk paletleri ve soyut şekiller... Bunun yanında cinsiyet eşitsizliği gibi konulara da değinerek gündelik yaşamın zorluklarını tuvaline yansıttı.Zamanla kariyeri yükselmeye başladı; sergileri dünyanın dört bir yanında ilgiyle karşılandı ve birçok ödül aldı ama buna rağmen popülariteye kapılmadı! Çünkü o için asıl önemli olan şeyin samimiyet olduğuna inanıyordu: "Eğer sanatımla insanlara dokunabiliyorsam," diyordu, "bu benim için yeter." Louise Fishman’ın sanatı zamanla daha da evrildi; yıllar içinde artan deneyimi sayesinde soyut resme yeni boyutlar kazandırdı özgünlüğü onu başka sanatçılardan ayıran en önemli unsurdu! Çalışmalarında cinsiyet kimliği gibi tartışmalı konuları ele alarak cesur mesajlar vermekten çekinmediği görülüyordu...

Belki de bu yüzden eserleri hala ilham kaynağı olmaya devam ediyor.Ölümünün ardından bıraktığı miras ise tartışmasız büyük olacak zira günümüz sanatçıları onun çalışmalarından beslenerek yeni yollar açıyorlar! Bugün bile Louise Fishman’ın adı anıldığında akıllara yalnızca sıradan renkler değil; aynı zamanda güçlü ifadeler geliyor… Gündelik yaşamın sıradanlıklarına meydan okuyan bir parlayan yıldız olarak hafızalarda yer edindi.Ve belki de sanatıyla kazandığı kalıcı etkiyi gözlemlemek hiç olmadığı kadar mümkün: Onun tarzıyla yapılan modern yorumlamalar sosyal medyada sıkça yer almakta… Kim bilir? Belki de 21. yüzyılda kendisini takip eden genç nesil sanatçılar arasında büyük yankılar uyandırmaya devam edecektir.