İsim: Ali-Asker Zarei
Doğum Yılı: 1956
Uyruk: İranlı
Meslek: Asker ve muhafazakâr siyasetçi
Önemli Görev: 2020'de önemli bir askeri ve siyasi pozisyonda bulunmuştur.
2020 - Ali-Asker Zarei, İranlı asker ve muhafazakâr siyasetçi (d. 1956)
Askerlik mesleği ile siyaseti bağdaştırması ise belki de bu dönemde başlamıştı.Genç yaşta askeri eğitime yöneldi ve orduya katıldı. Ancak, İran-Irak Savaşı’nın patlak vermesiyle birlikte Zarei’nin kariyeri de yeni bir boyut kazandı. Öncelikle cepheye gönderildi; burada gerçek savaşın acımasız yüzüyle tanıştı. Yalnızca bir asker değil, aynı zamanda moral kaynağı olan bir lider olarak da tanınmaya başladı birçok kişi ona hayranlık besliyordu! Bu süreçte belki de en önemli özelliği, askeri disiplini politikaya entegre edebilmesiydi.Savaşın sona ermesinin ardından Zarei, askeri hiyerarşiyi geride bırakarak siyasete adım attı.
Kendi bölgesinde aktif olarak çalışmalara başladı ve yerel yönetimlerde görev aldı. Ancak bu noktada dikkat çekici olan şey; orduda kazandığı tecrübenin siyasi arenada ona sağladığı avantajlardı! Savaş sonrası toplumu yeniden inşa etme arzusuyla hareket eden Zarei, zamanla muhafazakâr düşünce yapısının önde gelen temsilcilerinden biri haline geldi.İran'da 1997 yılında gerçekleşen reform hareketleri sırasında ise kritik kararlar aldı reformistlerle çatışmalara girdi ve toplumun geri kalanıyla arasındaki mesafeyi daha da artırdı. Özellikle gençlerin değişim taleplerine karşı sergilediği tavır çok tartışmalıydı; zira belki de kendi gençliğinde yaşadığı devrimci ruhu unutmuştu... Buna rağmen kendisini eleştirenlere karşı sert bir tutum takındı.Zarei’nin siyasi kariyeri boyunca birçok kez milletvekili seçildi ama hiç kimse onun gibi kararlı ve cesur bir figürün olduğunu söyleyemezdi! Yıllar geçtikçe kişiliği daha da belirginleşti: güçlü vurgularla savunduğu görüşleri sayesinde geniş kitleler üzerinde etkili olmayı başardı.
"Devletin bekası her şeyden önemlidir" sözü onun politik felsefesinin temel taşıydı.2005 yılına gelindiğinde ise Ali-Asker Zarei'nin adı yine gündeme geldi: Mahmud Ahmedinejad'ın başkanlığında dönemin radikal politikalarıyla bütünleşmeye başladı destekçileri tarafından 'devlet adamı' olarak görüldü; ancak muhalifleri için sadece sert kuralları uygulayan biri olmaktan ibaretti... Bu durum birçok tartışmayı da beraberinde getirdi.Zarei'nin en belirgin özelliği ise muhalefetle olan ilişkisi idi: İronik şekilde halkın gözünde ne kadar güçlü görünse de o kadar çabuk düşüşe geçebileceğini bildiğinden kaynaklanan korkuları vardı! Bu nedenle sık sık destek bulmak adına baskıcı yöntemlere başvurmak zorunda kaldı birçok yandaşını işten çıkarmak veya susturmak gibi yöntemler kullanarak iktidarını sürdürdü.2010'lu yıllarda İran’daki sosyal hareketlenmeler arttıkça Zarei’nin liderliği sorgulanmaya başlandı; ancak bu durum onu yıldırmadı! Kendi düşüncelerini savunarak değişime karşı direndi... Kim bilir, belki de geçmişte yaşadığı savaş deneyimleri ona böyle bir tavır takınmasını öğretti?Bir dönem içinde bulunduğu pozisyon gereği medya ile arasındaki ilişki oldukça karmaşık hale geldi; zira bazı röportajlarında geçmişe dair pişmanlık duymadığını ifade etmesi dikkat çekti "Geçmişi geride bırakmalıyız" diyerek zamanla unuttuğu sosyal sorunlara ışık tutmamayı tercih ettiğinin farkında mıydı? Yoksa sadece güç odaklarını koruma derdindeydi?2020 yılına gelindiğinde ise Ali-Asker Zarei artık yalnızca eski bir askeri lider değil; aynı zamanda tartışmalı kararların arkasındaki isimlerden biri haline gelmişti... Onun siyaset sahnesindeki varlığı hala hissediliyordu fakat halk üzerindeki etkisi giderek azalıyordu çünkü insanlar yeni fikirler arayışına girmişti!Ölümünün üzerinden yıllar geçmesine rağmen hala etkileri hissedilen Ali-Asker Zarei’nin mirası günümüzde bile tartışma konusu olmaktan vazgeçmiyor: Bazıları onu 'devletin bekçisi' olarak görürken diğerleri baskıcı uygulamalarının kurbanları arasında sayılıyor...
Ve böylece tarih sahnesinde yer alan her kahraman ya da anti-kahramanın izleri silinmez kalıyor.