1944 - 3 Mayıs Olayları anıldı ve Türkçülük Bayramı ilan edildi.

3 Mayıs 1944, Türkiye Cumhuriyeti'nin tarihine kazınmış önemli bir gün. Kim bilir, belki de o gün sokaklarda yankılanan haykırışlar, gelecekteki kuşakların siyasi bilinçlerini şekillendiren bir dönüm noktası olacaktı. Türkçülük akımı, o dönemde milliyetçi hareketlerin ivme kazanmasına sebep oldu ve birçok insanın kimlik arayışında önemli bir rol oynadı.

Tarihsel Arka Plan

Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluş yıllarında ve sonrasında etnik kimlikler üzerinde yoğunlaşan tartışmalar yaşandı. Özellikle, ulusal kimliğin ön planda olduğu bu dönemlerde Türkçülük fikri gündeme gelmişti. Bu fikir; dilin, kültürün ve tarihsel köklerin korunması adına bir tür tepkisel harekete dönüşmüştü. Olaylar silsilesinin başladığı gün ise tüm bu hareketlerin doruk noktasına ulaştığı bir zaman dilimidir.

Bazı kaynaklara göre; dönemin Türk milliyetçisi yazarları ve aydınları arasında geçen tartışmalar, toplumsal dokuda derin yaralar açma potansiyeline sahipti. Ülkedeki farklı etnik gruplar arasındaki gerginlikler artarken, toplumda ayrımcılığın da yaygınlaşması gözlemleniyordu.

3 Mayıs Olayları

3 Mayıs 1944 tarihinde gerçekleşen olaylar, Milliyetçi Türk gençlerinin İstanbul'da düzenlediği protesto ile başlamıştır. O gün öğle saatlerinde Beyazıt Meydanı'nda toplanan kalabalık grup; “Türk Milleti vardır” sloganıyla haklarının savunulmasını talep etti. Protesto sonrasında Anadolu'nun birçok yerinde de benzer eylemler gerçekleşmeye başladı.

Aynı zamanda Resmi kayıtlara göre bu olaylarda ondan fazla kişi tutuklanmış ve birçok insan gözaltına alınmıştır . Gözaltına alınanlardan biri olan Ayşe Yılmaz , o günü şu sözlerle anlatıyor: “Sokaklarda yürüyüş yaparken içimde bir ateş vardı sanki! Herkesle birlikte sesimi yükseltmek istedim... Hükümetin bizi duyduğuna inanmak istedik.”

Sosyal Medya Öncesi Dayanışma

Sosyal medya platformlarının olmaması nedeniyle insanlar arasında dayanışmanın sağlanması çok daha zordu! Örneğin; telefon zincirleri aracılığıyla duyurular yapılıyor; komşular birbirlerini bilgilendiriyor veya yerel radyolardan yapılan yayınlarla insanlar bilgilendiriliyordu. Mahallelerde kurulan dayanışma grupları sayesinde çoğu kişi yaşananları yakından takip edebiliyordu.

Türkçülük Bayramı'nın İlanı

Olayların ardından gelen süreçte hükümetin aldığı kararlarla birlikte Türkçülük Bayramı’nın ilan edilmesi dikkat çekici bir gelişmeydi. Bu bayram vesilesiyle halkın milli duyguları pekiştirilmeye çalışılmıştır . Bazıları için bu bayram sadece duygusal bir temsil iken bazıları içinse siyasi sahada atılmış önemli adımlardan biri olarak görüldü!

Bugünkü Durumla Bağlantısı

Zaman ilerledikçe Türkiye’de yaşanan toplumsal olaylar benzer dinamiklerle devam etti! Bugün bile bakıldığında bazı sosyal medya platformlarında gündeme getirilen konuların yanı sıra milliyetçilik akımları tekrar ortaya çıkabiliyor! Özellikle Twitter'da @................ hesabının paylaşımı üzerine yapılan yorumlar bunların canlı örnekleri olarak dikkat çekiyor!

Daha ileri yıllarda ise birçok başka olaya ev sahipliği yapan Türkiye'de kimlik arayışı ve kendini ifade etme biçimleri sürekli evrildi… Peki ya biz bugünün modern dünyasında ne kadar hatırlıyoruz? Veya geçmişten ders alıyor muyuz?

Bütün bunlara ek olarak söyleyebiliriz ki toplumumuzda hala geçerliliğini koruyan bazı değerler var ama değişim her zaman kaçınılmazdır… Unutmayalım ki tarihimizde meydana gelen olaylar sadece geçmişimiz değil; aynı zamanda bugünün yansımalarıdır.