2020 - Daniel S. Kemp, Amerikalı organik kimyacı (d. 1936)

Daniel S. Kemp, 1936 yılında, Amerika'nın ortalarında bir yerde doğdu. Ailesinin bilimle olan tutkulu ilişkisi, onu erken yaşlarda laboratuvar deneyleri yapmaya yönlendirdi. Çocukluğunda evi bir laboratuvara dönüştüren küçük Kemp, kimya kitaplarıyla dolup taşan raflarla çevrili büyümenin tadını çıkarıyordu. Ancak bu iddialı genç, sadece kimya değil; aynı zamanda hayatın karmaşık ilişkileriyle de başa çıkmak zorundaydı.

Üniversiteye adım attığında, genç Daniel sıradan bir öğrenciden çok daha fazlasıydı. Kimya bölümü hocaları arasında kendine sağlam bir yer edinmeyi başardı. İlk yıllarının ardından çalışmalarına yoğunlaşarak çok sayıda araştırma projesinde yer aldı ve özellikle organik kimya alanında kendi tarzını geliştirmeye başladı. Ancak bu süreçte karşılaştığı zorluklar da az değildi; bazı akademik çevrelerde onun yenilikçi fikirlerine şüpheyle yaklaşanlar vardı.

Daha sonra doktorasını tamamlayarak akademik kariyerine yön verdi ancak o her zaman sıradan bir öğretim üyesi olmayı istemedi. Bir araştırmacı olarak özgün projelere imza atmak istiyordu ve bu hedefe ulaşmak için didindi durdu. Belki de en büyük başarılarından biri, yeni sentez yöntemleri geliştirerek organik bileşiklerin üretimini kolaylaştırmasıydı; böylece birçok öğrencinin hayalini gerçeğe dönüştürdü.

Kemp’in kariyerindeki en dikkat çekici anlardan biri ise 1970'lerin sonlarında gerçekleşti; o dönem yeni keşfedilen biyomoleküller üzerine çalışan ekiplerle birlikte proje yürütmeye başladı. Bu işbirlikleri sayesinde ortaya çıkan sonuçlar sadece bilim dünyasında ses getirmekle kalmadı, aynı zamanda yeni tedavi yöntemlerinin de kapısını araladı ancak Kemp'in en büyük engeli kendi içsel mücadeleleriydi: bilim dünyasının hırçın rekabeti ona sürekli baskı yapıyordu.

Zamanla adı yüksek lisans programları ile anılır oldu ve birçok üniversiteden davet aldı... Bunun sonucunda ise birçok ödül ve takdir belgesi ile döndü geri! Fakat bunun yanında kişisel yaşamındaki boşluk her geçen gün büyüyordu; çünkü tüm bu başarıların arkasında derin yalnızlık duygusu yatıyordu.

Yıllar geçti ve Daniel S. Kemp’in katkıları modern organik kimyanın temel taşları arasına girdi! O artık yalnızca tanınmış bir bilim insanı değil; aynı zamanda mentorluk yaptığı genç nesillerin ilham kaynağı haline gelmişti ancak tüm bunlara rağmen kendisini asla tam anlamıyla yeterli hissetmediği söylenir... Oysaki köklü buluşları ve akademideki etkisi tartışmasızdı.

Daniel S. Kemp, 2020 yılına geldiğinde dünü geride bırakarak tarihin tozlu sayfalarındaki yerini almaya hazırlandı... Ancak ironik olan şu ki: Yıllardır beklediği tanınırlık şimdi peşindeydi ama hayat ona yetersizlik duygusunu bırakmamıştı hiç! Ölümünden sonra bile mirası sürmeye devam etti çünkü günümüzde hala onun yaptığı çalışmalar üzerine konferanslar düzenleniyor ve gençler tarafından kaynak olarak kullanılıyor...

Bugün bile onun buluşlarına dayanan araştırmalar yapılmakta! Kim bilir, belki de geleceğin en büyük sıçramalarının temeli işte o ‘gizli’ formüllerde gizlidir... Çünkü insanlar her zaman geçmişten öğrenmeye meyillidirler Daniel S. Kemp gibi vizyon sahibi bireylerin izlerini takip ederek ilerlemek daha kolaydır!