<\/noscript>
dayhist.com logoDayhist

Mustafa Kemal Paşa ve Divan-ı Harp'in İdam Kararı: 1920'nin Anlamı

Hani derler ya, "Tarih tekerrürden ibarettir." İşte tam da böyle bir ruh hali içinde, 1920 yılında Osmanlı Devleti'nin başkenti İstanbul'da meydana gelen bir olay; sadece o anı değil, ardındaki siyasi rüzgârları da belirleyen bir dönüm noktasıdır. 1920 yılı, Mustafa Kemal Paşa'nın Divan-ı Harp tarafından idama mahkûm edilmesiyle yalnızca onun kaderini değil, Türk milletinin bağımsızlık mücadelesinin de seyrini değiştirmiştir.

Olayın Arka Planı

Tarihler 5 Nisan 1920'yi gösterdiğinde, İstanbul'da bulunan Divan-ı Harp; Mustafa Kemal Paşa ve arkadaşlarını idam cezasına çarptırmıştı. Peki ama neden? Osmanlı İmparatorluğu'nun I. Dünya Savaşı'nda aldığı yenilgi sonrasında yaşanan işgaller ve bu işgallere karşı direnişin sembolü haline gelen Mustafa Kemal, dönemin hükümetine karşı gelmişti. Hatta bazı kaynaklara göre o dönem devletin içerisindeki istihbarat raporlarına göre "Baskıncı" olarak nitelendiriliyordu.

Bunun yanında, o günlerde Anadolu’da başlatılan Milli Mücadele’nin de çok önemli adımları atılmaktaydı. Ancak birçok kesim için sorun şu ki; Mustafa Kemal'in liderliğindeki hareketin bir parçası olmakla birlikte hükümetle ters düşmek riskliydi. Kısacası… İki dünya arasında sıkışmış olan milli ruh!

Duygusal Bir An: O Gündeki Ortam

17 Nisan 1920’de saat 15:30’da İstanbul’un kararmış sokaklarından geçerken birçok kişinin gözünde kaybetme korkusu ve üzüntü vardı… O gün orada olan Şevket Bey’in ifadesi ise ilginçti; "Düşmanlarımızın tuzakları altında kalacağımızdan korkuyordum ama umut hep içimdeydi," diyordu.

Tarihsel Detaylar

Divan-ı Harp’ın kararını vermesiyle birlikte halkta büyük bir infial yaratmıştı! Resmi kayıtlara göre yaklaşık olarak on bin kişi bu karar aleyhine protestolar düzenlemişti. Çeşitli gazetelerde çıkan haberlerle durumu gündeme getiren muhalefet, kendi içinde bölünmüş durumdaydı ancak halk genel anlamda Mustafa Kemal’i destekliyordu.

Etkili gazetecilerden biri olan Aydınlık Dergisi’nden yapılan açıklamalarla birlikte sosyal dayanışmanın hızlandığı gözlemlenmişti. Dikkat çeken şey şuydu ki; radyo yayınlarının yokluğunda telefon zincirleriyle bilgi akışı sağlanıyor ve insanlar birbirleriyle dayanışma içerisinde oluyorlardı! Bu yöntem o dönem insanların ne kadar hızlı iletişim kurabildiğini göstermektedir.

Sosyal Medya Öncesi Dayanışma

Küçük köylerden büyük şehirlere kadar yayılan bu duyarlılık aslında kolektif bilincin ne denli güçlü olduğunun ispatıdır. Telefon zincirleri ile başlayan duyuru ağı sanki bugünkü Twitter akışlarını andırıyordu! Örneğin Twitter'da @.................. (Gizlenmiştir) adlı hesap üzerinden yapılan paylaşımlar gibi… Herkes birbirine bu olay hakkında bilgi veriyor hatta duygu paylaşımında bulunuyorlardı!

Bugün ile Bağlantısı

Peki bugün ne değişti? 2023’teki toplumsal hareketlerde de benzer şekilde sosyal medya platformları aktif hale geldiği için herkes anlık bilgi akışı sağlamakta çok daha özgür hissediyor! Ancak burada dikkat edilmesi gereken nokta şu ki... Dijital dünyada hâlâ etkili seslerin ortaya çıkabilmesi için insanlığın bir araya gelerek dayanışması gerekiyor!

Sonuç: Geçmişten Öğrenilen Dersler

Nihayetinde bu olaylar bizi düşündürmeli mi? Belki de geçmişe dair yaşananlardan ders çıkararak bugünün dünyasında nasıl birlik olabileceğimizi sorgulamak zorundayız... Unutmayın ki tarih aynı zamanda geleceğin yol haritasını oluşturur!

Soru - Cevap

Mustafa Kemal Paşa'nın idama mahkûm edilmesinin nedenleri nelerdir?
Divan-ı Harp'in kararının etkileri neler olmuştur?
Mustafa Kemal Paşa'nın idam cezası nasıl engellenmiştir?
Divan-ı Harp'in işlevi neydi ve kimlerden oluşuyordu?
author icon

Ece Miraç

Tarihi olayları herkesin anlayabileceği bir şekilde aktarıyor.


Bu içerik dayhist.com topluluğu tarafından düzenlenmiştir

Aynı günün diğer bazı olayları