1798 - Papa VI. Pius, Louis-Alexandre Berthier tarafından görevden alındı.
Pius’un saltanatı boyunca yaşadığı zor koşullar ve sonunda yaşanan bu sürgün, o dönem için oldukça dramatik bir süreçtir.### Tarihsel Arka Plan1798 yılına geldiğimizde, Fransa’nın devrimci lideri Napolyon Bonaparte’ın etkisi altında Avrupa’daki güç dengeleri değişmeye başlamıştı. 1789 Fransız Devrimi ile birlikte Monarşiler sarsılırken, din ve devlet ilişkileri de yeniden sorgulanmaya başlanmıştı. Fransa’nın özellikle katolik olan ülkeler üzerindeki etkisi artarken, bu durum Papalık’ı ciddi anlamda tehdit ediyordu. Papalık Devleti’nin başında bulunan VI.
Pius ise bu dönemde oldukça sıkıntılı günler geçiriyordu; çünkü sadece Fransa değil, diğer birçok ülke de papalığa karşı tutumlarını sertleştiriyorlardı.### Olayın Gelişimi1798’in baharında Napolyon'un generallerinden biri olan Louis-Alexandre Berthier’in komutası altındaki Fransız ordusu Roma'ya girdiğinde, pek çok kişi için sürpriz bir gelişmeydi. Berthier’in hedefi sadece askerî kontrol sağlamak değil; aynı zamanda Papa’nın yetkilerini sınırlayarak yeni bir düzen kurmaktı.2 Şubat 1798’de Berthier Roma'ya girdikten sonra birkaç gün içinde halk arasında panik yaratarak Papa’yı esir almayı başardı ve böylelikle onu görevden aldı . Bunun sonucunda Papa VI. Pius acil olarak yerini terk etmek zorunda kaldı.Dikkat çeken şeylerden biri ise şuydu: Resmi kayıtlara göre bu olay sırasında şehre giren Fransız askerlerinin sayısı tam olarak 16 bin civarındaydı! O dönemin teknolojisinde bu kadar askerin hareket etmesi bile büyük bir cesaret gerektiriyordu.### Duygusal Anlar ve Tanık İfadeleriOlayın tanıkları arasında yer alan hayali bir kişi şöyle anlatıyor: "O gün Roma sokaklarında yürürken insanlarda ne korku ne de umut vardı...
Sadece sessizlik hâkimdi." Bu duygusal anlar oldukça derin izler bırakmıştır; halk hem inançlarına sahip çıkmak istemiş hem de bu değişim karşısında çaresiz kalmışlardır.Bir başka tanık ise şunları ifade eder: "Bir zamanların kudretli papasının etrafındaki görkem yavaşça silindi; sanki tarih ondan intihar etmiş gibiydi." İnsanların gözlerinde gördüğü kaybetme korkusu adeta yüzlerinde resmediliyordu!### Sosyal Medyanın Olmadığı Dönemde DayanışmaO dönem sosyal medyanın olmaması elbette iletişim biçimlerini kısıtlıyordu fakat insanlar kendi yöntemleriyle birbirlerine ulaşmaya çalışıyorlardı. Telefon zincirlerinin olmadığı o zamanlarda gazete ilanları, broşürler ve mektuplarla bilgi paylaşımı yapılıyordu . Kilisenin destekçileri arasında oluşan dayanışma ruhu dikkat çekicidir. Bazıları daha önceki geleneğin parçası olarak gizli toplantılar yaparken, diğerleri doğrudan orduya direniş göstermeye çalıştılar ki bunlar bazı kaynaklara göre başarısız oldu!### Sonuç Ve Günümüzle BağlantıSonuç itibarıyla 1798'de yaşanan papa sürgünü sadece dini otoritenin sorgulandığı değil aynı zamanda siyasetin her alana sızdığı yeni bir döneminde başlangıcını simgeliyor olabilir! Belki de o zamanlarda insanların sahip oldukları inançların yalnızca günlük hayatlarına yön vermediğini ama kimliklerini şekillendirdiğini düşündüren unsurlar da mevcuttu.Günümüzde toplumların yeniden yapılandığı birçok durumda benzer dönüşümlerin meydana geldiği görülüyor! Örneğin sosyal medya aracılığıyla bireylerin kendilerini ifade etme biçimleri tarihin akışı içerisinde benzer tepkiler yaratabiliyor...
Bugünkü çatışmalar veya din üzerinden kurulan iktidarlar da geçmişte olduğu gibi insan hayatına yansıdığına dair somut örneklerle karşımıza çıkıyor! Sizce tüm bunlar geçmişten günümüze bize ne mesaj veriyor?