1982 - Alberto Contador, İspanyol yol bisikleti yarışçısı

Her zaferiyle birlikte özgüveni arttı ve bu durum onu daha da hırslı hale getirdi. 2003 yılında profesyonel kariyerine adım attığında ise hayalleri gerçek oluyordu ancak o zamanlar kimse onun bu kadar büyük başarılara imza atacağını tahmin edemezdi.Yıllar geçtikçe Alberto'nun adı duyulmaya başladı; özellikle 2007 yılında kazandığı Tour de France zaferi ile birlikte dünya sahnesinde dikkat çekmeyi başardı. Bu zafer ona sadece kariyerinin zirvesini getirmekle kalmadı; aynı zamanda Avrupa'nın en prestijli bisiklet yarışlarına katılma fırsatını da sundu. Fakat burada bir sorun vardı: Birçok sporcu doping skandallarına karışıyordu ve Contador'un adı da bu kirli oyunların içinde geçmeye başlamıştı.İronik olarak, Alberto'nun yükselişi sırasında maruz kaldığı baskılar sonucunda doping suçlamalarıyla karşılaşması hiç beklenmedikti! 2010'da aldığı şaibeli sonuçlar onu bir yıkımın eşiğine getirdi.

Hakkındaki suçlamaların ardından bisiklet dünyasında tartışmalar patlak verdi ve birçok kişi onun kariyerinin sonunu ilan etti... Ancak Alberto pes etmedi! Hemen ardından kendini toparlayarak 2012'de Tour de France'da tekrar sahne aldı ve bu kez dördüncü kez zafer elde etti!Belki de en büyük hatası, sürekli olarak eleştirilere maruz kalmasına rağmen savaşmayı bırakmamış olmasıydı... Doping yüzünden ceza aldıktan sonra bile mücadele etmeye devam etti ve sonunda tüm yasaklardan arındığını kanıtladı! Yalnızca yetenek değil sabrı ile azmi onu başka bir düzleme taşıdı.Kariyerindeki iniş çıkışlar sırasında elde ettiği başarılarıyla sık sık gündeme geliyordu; ama belki de kim bilir? Belki de gerçek zorlukları yaşamadan kazanılan hiçbir ödülün anlamlı olmayacağını düşündüğü içindir ki sürekli daha fazlasını istemiştir! Yaşamının son dönemlerinde ‘yarışı bitiren’ kelimeleriyle bile anıldı – ama hepimiz biliyoruz ki Contador için yarışı bitirmek aslında yeni başlangıçların kapısını aralamaktaydı.Alberto’nun veda etmesi kolay olmadı... Yıllarca süren çabaların ardından emekli olduğunda 36 yaşındaydı ve pek çok genç sporcu için bir ilham kaynağı olmuştu.

Birçok kişi onun ayrılışına üzülürken bazıları ise ona çok şey borçlu olduğunu biliyordu zira Alberto’nun izinden gidenler için tek hedef Tour de France’ın zirvesiydi!Ölümünün üzerinden yıllar geçmesine rağmen mirası hala yaşıyor... Bugün birçok genç bisikletçi onun stillerinden ilham alıyor! Günümüzde sosyal medya platformlarında düzenlenen yarışmalarda ismi geçiyor – hatta "Contador tarzında" ibaresi yeni nesil sporcular arasında popüler hale geldi bile! Elbette tarihin derinliklerine inmeyenlerin aklında yalnızca büyük isimler var… Ama sokaklarda yapılan sohbetlerde sıkça duyduğumuz o cümle var: "Bu işte Contador’un ruhunu taşımak zorundayız!" Yani sonuçta Contador sadece pedallarını çevirmedi… Bisiklet dünyasına yalnızca başarı değil; aynı zamanda inanç ve kararlılık da bıraktı!